Drone ile DNA toplamaya başladılar! Büyük keşif

Ekip, küçük bir böcek ve kuş DNA’sı almak için hayatlarını riske atacak dağcılar işe almak yerine, genetik malzemesi yakalamak için ağaçlara bir toplama uçağı uçurdu.

Araştırmacılar, yapışkan toplama kafesi ile donatılmış bir quadcopter kullandılar. Bu drone ağaç kısımları en ufak bir dokunuşta bükülebildiğinden ve drone’un DNA toplamak için kollara dokunması gerektiğinden, drone ile kol ortasındaki basıncı ölçmek için kuvvet sensörleri kullanan dokunsal tabanlı bir denetim şemasına sahip. Drone inişini kollara nazaran ayarlıyor ve kıymetli malzemeyi yere savurmaktan kaçınacak kadar yumuşak bir formda kısma yaslanıyor.

Drone’nun “yapışkan bant ve su ve DNA içermeyen şeker çözeltisiyle nemlendirilmiş pamuklu gazlı bezden” yapılmış yapışkan bir yüzeye sahip kafesi daha sonra numuneleri alıyor.

Drone ile DNA toplamaya başladılar! Büyük keşif

Kafes, bilim adamlarının örnekleri alıp bir laboratuvara gönderdikleri üsse geri dönmeden evvel her bir kısma yaslanıp eDNA’yı toplamak için yaklaşık 10 saniye harcıyor. İnsansız hava aracı bu yolla böcekler ve memelilerden kuşlara ve amfibilere kadar değişen 21 hayvan sınıfını tanımlamaya yetecek kadar genetik gereci muvaffakiyetle topladı.

Ancak, bilim adamları bunun devam eden bir çalışma olduğunu açıkça belirtiyorlar. Örneğin, son araştırma gününde takım, evvelki geceki yağmur nedeniyle eDNA tespitinde bir düşüş fark etti ve bu da usulün onlara sadece son sağanak yağıştan bu yana hangi canlıların ziyaret edildiğini söylediğini gösteriyor. Ek olarak, iki toplayıcının performansında açıklanamayan farklılıklar fark ettiler ve bu da ekipman varyasyonları hakkında daha fazla araştırma yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Araştırmacılar, çalışmalarının etraf biyologlarının ulaşılması en güç yerlerde hangi yaratıkların yaşadığını öğrenmesini kolaylaştıracağını ve araştırma maliyetlerini azaltacağını umuyor. Yaklaşım, sonunda bilimsel topluluğun çevresel değişikliklerin biyoçeşitliliği nasıl etkilediğini anlamasına yardımcı olabilir, tahminen de kuşağı tükenmekte olan yahut savunmasız tiplerin çok geç olmadan belirlenmesine yardımcı olabilir.